Çocukların kelime haznesi bize göre çok dardır. Hatta bazısı konuşmayı çok geç zamanlarda sökerler. Konuşma yeteneği zaman içerisinde gelişir. Kendini ifade etmeleri de aynı şekilde. Ancak, onları tanımak, iç dünyalarında olan biteni anlamak için onları konuşturmak yerine çizdikleri resimlere bakabilirsiniz.
Çocukların resimleri üzerine birçok şey söylenebilir. Kullandıkları renklerden, nesneleri yerleştirdikleri konumlara kadar pek çok ayrıntı onların iç dünyasına dair önemli ayrıntılar veriyor bizlere. Mesela güneşin konumunun dahi bir mesaj verdiğini söylesek? Hatta çizdiklerinden ileride sahip olacağı kişiliğin ipuçlarını bile alabiliriz.
Örneğin ailesinin resmini çizen bir çocuk, annesini daha yakın, babasını daha uzakta çiziyorsa bu resimden babasıyla bir iletişim sıkıntısı yaşadığını çıkarabiliriz. Aile bireylerinden birini daha ağzı büyük çizmek o kişinin çok konuştuğunu ya da çok bağırdığını gösterebilir bizlere.
Öte yandan karışık çizgiler çizen çocukların ilerleyen zamanlarda daha asi olacakları düşünülüyor. Birbiriyle iç içe geçmiş çizgileri çok fazla kullanan çocuklarda ileride bu durum gözlemlenebilir. Geniş bir zemine sahip olmasına rağmen küçük çizimler yapan çocuklar daha içine kapanık. Canlı renklerden bol bol faydalanan çocukların ise daha umutlu bir yapıya sahip olacağı düşünülüyor.
Hepimiz küçüklüğümüzde bir ev resmi çizmişizdir. Bacalı, dumanı tüten, yanında bir ağaç olan, şirin bir ev… O bacadan tüten duman dahi çocuğun iç dünyası hakkında bir ipucu veriyor bize: Bacadan çıkan dumanı çizen çocuklar evinde mutluluk istiyor.
Yazımızı internette muhakkak gördüğünüzü düşündüğünüz bir çocuk resmiyle bitirelim!
Sorunlarınızın Daha Sağlıklı Çözümü Adına Profesyonel Danışmanlık Hizmeti
(Yüz-yüze veya Online Randevu) Alabilirsiniz.