Ergenlik, bedensel ve fiziksel açıdan yaşanan bir değişim ve süreci olduğu için, ergenlik dönemine giren çocuklara karşı çok daha anlayışlı ve sabırlı olunması gerekir. Ailelerin çocukların geçirdikleri bu zorlu dönemi atlatmaları için onlara yardımcı olmaları gerekiyor.
Ergenliğe geçiş dönemine giren çocuk hızla değişen duygularına kendisi bile yetişemeyebilir. Çok mutluyken bir anda karamsar ve üzgün bir hale bürünebilir. Kendisini daha çok sevmeye yada tam tersi kendisinden nefret etmeye başlıyor olabilir. Çok sakin bir gün geçiriyorken bir anda çok komik bir sebepten aşırı öfkelenebilir.
Özellikle ergenlik döneminde yaşanan bu davranışlarda ebeveynler çocukların üzerine fazla gitmemeli, onlara bir takım cezalar vermeye kalkışmamalı, çok soru sorup bir yanıt beklememeli ve sabırlı olmalıdırlar. Yaptıkları karşısında düşünüp hatalı olduklarını anlamaları için onlara fırsat verilmelidir. Eğer onunla konuşup anlaşmak isteniyorsa bile buna sakinleştikten sonra karar verilmelidir. Ergenliğin en önemli sonucu çocuğun kimliğini oluşturuyor olmasıdır. Bu dönemde kendisini daha iyi tanımaya başlayan, cinsel kimliğini ve karakterini keşfetmeye çalışan çocuk, ergenliğin sonlarına doğru ”kim olmak” istediğine ve ”ne olmak” istediğine karar verecektir.
12 – 13 yaşlarında başlayıp 20′ li yaşlarda sona eren ergenlik dönemi tüm çocuklarda aynı şekilde gelişmeyebilir. Ailelerin bu konuda yapacakları en güzel davranış çocuklarına değer verdiklerini belli etmek, onu sonuna kadar dinleyerek anlamaya çalışmak, otoritesini sarsmadan ve abartmadan ilerlemek, aşırı koruma ve kollama gibi girişimlerde bulunmamak, sevgi ve övgü dolu kelimeler kullanarak çocukların kendini işe yaramaz biri gibi hissetmesini engellemek olacaktır.
Okan Bal
Uzman Psikolojik Danışman ve Aile Terapisti
Sorunlarınızın Daha Sağlıklı Çözümü İçin
“Online Terapi” Randevusu Alabilirsiniz.
