Özgüven eksikliği, mutsuzluk, depresyon gibi olumsuz durumların çözümü, baba şefkatinde saklıdır. Kız veya erkek fark etmez, çocuklar için ‘Babam bana yeter!’ inancı oldukça yüksektir. Oxford Üniversitesi’nde yeni yapılan bir çalışmada, babalarının üç aylıkken daha pozitif ilişkiler kurduğu çocukların, ileride daha az davranışsal probleme sahip olduğu ortaya çıktı.
Davranışsal bozukluklar, çocukları etkileyen en yaygın psikolojik problemdir. Başarısızlığın, suçluluğun, akran reddinin, kötü psikiyatrik ve fiziksel sağlığın da içinde bulunduğu ergenlikte ve yetişkin hayatında karşılaşılan çok çeşitli sorunlarla bağlantılıdır. Davranışsal problemlerin kökleri sıklıkla okul öncesi yıllarına, bebekliğe kadar dayanıyor.
İngiltere’de 192 aileyle gerçekleştirilen ve erken doğum sonrası baba-çocuk etkileşiminin, çocuğun davranışına etki edip etmediğinin araştırıldığı çalışma hakkında şu bilgileri verdi:
Çalışmalar, çocukluk döneminde babayla kurulan etkileşiminin çocuğun davranışıyla ilişkili olduğunu gösteriyor.
Araştırmada çocuk üç aylıkken aile evinde yaşanan baba-bebek etkileşiminin ve buna oranla 12 aylık olduğunda çocuğun davranışına etkisi değerlendirildi.
Babayla etkileşimleri daha fazla olan çocukların buna müteakiben daha az davranış sorunları ile karşılaştığı ve daha iyi getirilere sahip oldukları bulundu.
Babaları daha uzak olan veya daha az etkileşim kuran çocuklar ise daha büyük davranış problemlerine sahip oluyor ve kendi düşüncelerinde kayboluyorlar.
Bu bağlantı erkek çocuklarda kız çocuklarından daha güçlü bir eğilim taşıyor. Muhtemel erkek çocukların babalarının erken yaştaki davranışlarının etkisine karşı daha duyarlı olduklarını söyleyebiliriz.”
Her ebeveynin bildiği gibi, çocuk yetiştirme kolay bir iş değildir, giderek artan kanıtların da gösterdiği üzere erken müdahalenin, ailelerin bebeğin gelişiminde pozitif etki yaratmasına yardımcı olabilecektir.